Belki de bilinçaltı hakkında bir şeyler öğrenmeye başlamış hatta taşlar tam yerine oturmaya başlamış iken bu seferde bilinçaltımızı korumak diye bir yazı çıktı karşınıza. Eğer öyleyse haydi gelin, önümüzdeki birkaç dakika içerisinde bu konudaki bütün gereken bilgileri öğrenelim. İlk ders, bilinç nedir? Bilinç, günlük karar verme süreçlerinde, idrak ve akılcı düşünce yoluyla ne yapacağımızı ve nasıl yapacağımızı tayin etmemize yardım eder. yaşamımıza dair her şeyi yönettiğini sandığımız bilincimiz, aynı anda sadece “tek bir” şeyi yapabilen ve belleği sadece 8 bit olan, aslında beynimizin küçücük bir bölümüdür.) Yeri gelmişken 8 bit; sıradan bir insanın aklında kısa sürede sadece 8 adet bilgi tutabilmesi demektir. Denemek için bir arkadaşınıza cevabını çok iyi bildiği 8 tane çok basit soruyu hemen birbiri ardına sorun. 8. cevabı aldıktan hemen sonra yine arkadaşınıza ilk sorunuzun ne olduğunu sorun, işte o zaman ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız. Ayrıca bilincin ana görevleri içinde bilinçaltımızı lüzumsuz bilgi ve olumsuz telkinlerden korumak vardır. Ancak bilincimizin bu küçük kapasitesi yüzünden bazen bu görevi gerektiği biçimde yerine getirmeyebildiği gibi bazen de aşırı korumacılık yapıp doğru bilgi ve güzel telkinin de geçişini engelleyebilmektedir. O zaman bilinçaltı nedir? Bilinç, yaşamak istediklerimizi ortaya koysa da, farkında olmadan hayatımızı yönlendirebilen bir bilinçaltımız var. Bilinçaltı, beynimizin farkında olmadığımız ancak oldukça büyük bir kısmıdır. Bir bakıma hafıza depomuzdur. Bilinçaltı, vücudumuzdaki birçok faaliyetin otomatik ve düzenli biçimde yürümesini sağlar. Yalnızlık, mutluluk, huzur, suçluluk, korku, coşku, endişe, kabullenme, çaresizlik gibi bütün duygular bilinçaltımızda yer etmiş inanç kalıplarıyla birleşir ve sinir ağı yoluyla bedenimizin belirli bölgelerine yönlendirilir. Ayrıca yaşamımız boyunca edindiğimiz alışkanlıklarımda tümü bilinçaltımıza kaydedilir. Bir müzik enstrümanı çalmayı veya araba kullanmayı öğrenmek ya da bir bebeğin yürümeyi öğrenmesi gibi aslında çok karışık işlemler bilinçaltımız sayesinde gerçekleşir. Bu eylemler alışkanlık haline geldikten sonra, bilinçaltı bunları otomatik şekilde yapmaya başlar. Örneğin, araba kullanmayı ilk öğrenen bir kişi bilincini kullandığından vites değiştirmek, pedallara basmak, önüne bakmak, aynayı ayarlamak gibi eylemleri yaparken sanki kullanmayı hiç öğrenemeyecekmiş gibi bir durum sergilese bile birçok kez araba kullandıktan sonra artık araba kullanırken yaptığınız hareketlerin çoğu bilinçaltına yazılarak neredeyse otomatik hale gelir.  Peki bilinçaltından neler var? Öğrenilmiş davranışın tekrar edilmesiyle ilgilenen bilinçaltında, daha çok yüzleşmek istemediğimiz anılarımız, alışkanlıklarımız, korkularımız, arzularımız, utançlarımız ve ilkel benliğimiz yer alır. Birey çoğu zaman hatırlamak istemediği deneyimlerini bilinçaltında o olay ile ilgili duygular olarak depolar. Bu duyguyu anımsatacak bir uyaran olduğunda ise olumlu veya olumsuz duygular kişiyi etkileyebilir. Hatta çoğu zaman bilinçaltımıza yaptığımız kodlamalar hastalıklara bile sebep olabilir. Örneğin, kanserin pek çok türünün, bilinçaltımıza attığımız ve zihnimizde unutmayı ya da düşünmemeyi seçtiğimiz duygular yüzünden ortaya çıktığı konusunda çok ciddi araştırmaları var. Bilinçaltımızı Korumanın Pratik Yolları Öncelikle öyle herkesi dinlemeyin Kendini gerçekleştiren kehanet diye bir şey duydunuz mu? Hayır mı? Aslında hepimizin iyi bildiği ve sıklıkla  yaşadığı bir durum bu. Çevrenizdeki birinin, size sürekli işe yaramadığınızı söylediğini düşünün. Bu son derece yanlış bir düşünce bile olsa, sadece tekrar tekrar dile getirilmesi nedeniyle bilinçaltınıza yerleşir üstelik yalnız da değil beraberinde gelen cesaret kırıklığı ve öfke duygularıyla birlikte orada saklanır. Bilinçaltınız bunu kabul edilen bir fikir, bir telkin yani aslında bir tür komut olarak algılar. Böylece artık hiç fark etmeden, içten içe işe yaramaz olduğunuza inandığınız için, elinizi attığınız her durum için gerekli çabayı göstermemeye veya yanlış, aceleci, agresif vb. kararlar vermeye başlarsınız. Size ilk başta söylenen bu kötü ve yanlış telkin artık hayatınızın gerçeği haline gelmeye başlar. Bu yüzden herkesin olumsuz telkinine izin vermemek en doğrusu olabilir. Bilincinizin farkında olun Bilinçaltı en yoğun zamanı 0 - 6 yaş arası olmak üzere yaklaşık 10 yaşına kadar anne-baba ve yakın çevre tarafından öyle ya da böyle kodlanır. Kodlama tamamlandığındaysa 25 yaşına kadar uykuya yatar. Bu yaştan sonra da davranış modellerimizi etkilemeye başlar; ne mutlu ki yaşınız kaç olursa olsun bu durumu değiştirebilmek elinizdedir. Geçmişe bağlı koşullanmalar nedeniyle, bazı duygu ve davranışlarımızla isteklerimizi hayata geçirmeyi engelleriz. Eğer yaşamımız sadece bilinçli düşüncelerle şekillenseydi belki hayatımızın her alanında başarılı olmamız kolay olabilirdi. İşte bu yüzden bilinçaltınızda sizi yanıltan düşünceleri göz ardı etmeyi öğrenmelisiniz. Kendinize güzel şeyleri telkin edin Bilinçaltınız sadece 6 yaşında bir çocuğun algısına sahiptir ve neyin gerçek olduğu, neyin olmadığı ile pek ilgilenmez. Yönlendirdiğimiz her şeyi bir emir olarak algılar ve buna göre hareket eder. Hatta kendinize tekrar ettiğiniz şeylerin hangisinin mantıklı hangisinin mantıksız olduğunu bile ayırt edemez. Kısacası, siz gün boyunca neyi tekrar ediyorsanız onu doğru olarak algılar hatta beyninizin bu duruma göre kimyasallar ve hormonlar üretmesini sağlar. Bu yüzden kendinize, sizi sakinleştirecek (mesela nöradrenalin isimli bedeni rahatlatan bir kimyasalın salgılanmasını arttırarak) ve mantıklı olan düşünceleri gün boyunca telkin ederseniz, beyninizde olumsuz düşüncelerin ürettirdiği zararlı kimyasallardan (mesela kortizol isimli bedeni strese sokan bir kimyasalın aşısı salgılanmasını engelleyerek) bile kurtulursunuz. Lüzumsuz şartlanmalardan kurtulun Aslında bütün alışkanlıklar daha önce beynimize yerleşen şartlanmanın oluşturduğu bir takım programlardır. Eski bir alışkanlığı değiştirmek için, eskiden kendinizi şartlandırdığınız düşünceyi bulup onun yerine yararınıza olacak başka düşünceleri koymak doğru olacaktır. Ve artık olumlu düşünün Davranışlarınızı olumlu yönde etkilemek istiyorsanız bunu ancak bilinçaltınızın yardımıyla yapabilirsiniz. Çünkü tekrarlanan düşünceler, iyi ya da kötü olması fark etmez, bilinçaltınızda size hizmet eder. Bu sebeple ne kadar olumlu düşüncelere sahip olursanız, bilinçaltınız size o kadar olumlu deneyimler yaşatacaktır. Yani aslında bilinçaltınıza ne ekerseniz onu biçersiniz diyebiliriz.